İstanbul Tabip Odası : “İstanbul’da Ciddi Bir Sağlık Krizi Patlak Verdi”

Gündem 01.03.2023 - 18:30, Güncelleme: 01.03.2023 - 16:33 831+ kez okundu.
 

İstanbul Tabip Odası : “İstanbul’da Ciddi Bir Sağlık Krizi Patlak Verdi”

İstanbul Tabip Odası YK Üyesi Cagerğun Polat, Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na yaptığı konuşmada, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin bir bölümünün kapatılmasının ardından 20 milyona yakın kişinin yaşadığı şehirde sağlık krizinin patlak verdiğini söyledi. İstanbul’da depreme dayanıksız olduğu tespit edildikten sonra büyük kısmı boşaltılmaya başlanan İstanbul Ünivetsitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin ardından Çapa Tıp Fakültesi’nin de depreme dayanıksız [...]
İstanbul Tabip Odası YK Üyesi Cagerğun Polat, Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na yaptığı konuşmada, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin bir bölümünün kapatılmasının ardından 20 milyona yakın kişinin yaşadığı şehirde sağlık krizinin patlak verdiğini söyledi. İstanbul’da depreme dayanıksız olduğu tespit edildikten sonra büyük kısmı boşaltılmaya başlanan İstanbul Ünivetsitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin ardından Çapa Tıp Fakültesi’nin de depreme dayanıksız olması nedeniyle boşaltılma kararı alındığı bilgisine ulaşıldı. Deprem bilimcilerin, Kahramanmaraş depremlerinin ardından dikkatleri İstanbul’a çekmeleri sonrasında metropol kentte özellikle sağlık kuruluşlarının tahliyesi anlamında bir hareketlilik yaşanıyor.  İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nin Boşaltılması Konuyla ilgili İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Cegerğun Polat’a ulaşan Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA), İstanbul’da Cerrahpaşa’nın ardından hangi hastanelerde tahliyelerin söz konusu olacağı ile ilgili bilgi aldı. Avrupa Yakası başta olmak üzere ciddi bir sağlık hizmeti, yatak rezervi ve bir kamu hastanesinin kapanması krizinin yaşandığını söyleyen Yönetim Kurulu Üyesi Polat, “Türkiye’de 20 milyonun yaşadığı bir yerde, İstanbul’da büyük bir sağlık krizi patlak verdi. Bariz bir yönetim krizi söz konusudur. COVİD döneminde tüm dünyayı etkileyen bir kriz süreci geçirdik ama derinliği bu kadar değildi. Şu anda ülkemiz siyasal, ekonomik, sosyal, yaşam hakkı, sağlık hakkı açısından büyük bir krizde ve bunu  etkilerinin çok ciddi olacağını düşünüyoruz” diye konuştu.   “İstanbul’daki Sağlık Kuruluşları Tahliye Haberlerini Takip Ediyoruz” İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Polat, “İstanbul Sağlık Müdürlüğü’nün dünden bu yana halihazırda kriz içinde olduğu haberlerini alıyoruz. Toplantılar yapılıyor, bilgiler güncelleniyor. Medyaya düşen bazı haberler ile karşılaşıyoruz. İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi bir duyuru yaptı ve büyük bir kısmın boşaltılacağını söyledi.  Bunun yanında İstanbul Tıp Fakültesi ÇAPA yerleşkesinde de monoblogların bulunduğu cerrahi birimlerin olduğu bölümlerin kapatılıp Birunu Üniversitesi’nin yeni yapılan hastanesinin 600 yataklı bölümüne bir kısmının tahliye edilmesi durumu söz konusuydu ama bugün akşamüstü o konuda yeniden bir değişiklik haberi geldi” dedi.  ÇAPA Tıp Nereye Taşınacak? “Üniversiteler kendi içlerinde bir karar mekanizmaları var ancak bunun yanında da Sağlık Bakanlığı ile de bir şekilde bir pazarlık içerisindeler” diyen Ceğergun Polat, “Cerrahpaşa Tıp’ın Murat Dilmener’e gideceği açıklandı.  ÇAPA Tıp’ın da buraya gideceği duyumunu aldık. Ancak Bakırköy’deki Dr. Sadi Konuk Hastanesi’nin de bir kısmı buraya taşınmıştı. Bugün sabah itibariyle Sadi Konuk’un da B ve C bloğunun da Murat Dilmener’e taşınacağı haberini aldık. İki tane üniversite hastanesi ve bir devlet hastanesinin birarada orada nasıl hizmet yapacaklar bu da ayrı bir muamma olarak ortada duruyor. Kağıthane Devlet Hastanesi’nin Şişli Etfal’e taşınacağı haberini aldık” diye konuştu.   Yatak Rezervi ve Sağlık Hizmetine Erişim Krizi Yaşanacak İstanbul’daki yatak rezervinin ne kadar daraldığı konularında İstanbul Tabip Odası olarak değelendirmelerde bulunduklarını belirten Dr. Ceğergun Polat şunları söyledi: “İstanbul’da vatandaşların ilçe ilçe sağlık hizmetine ulaşımı bu durumdan nasıl etkilenecek üzerine de değerlendirmeler yapıyoruz. Bir hastaneyi alıp diğer hastanenin üstüne koyamazsınız. Dört kişilik odayı, altı kişiliğe çeviremezsiniz. Hastanenin bir standardı olmalıdır. Bu noktada hiçbir standart olmadan, yığınla hekimi, sağlık personelini nasıl bir yere sığdıracaksınız. Kağıthane Devlet Hastanesi’nin olduğu yer düşünülürse, buradan boşaltılmış bir binanın, çevrenin hizmet sunduğu alanın Seyrantepe Şişli Etfale ulaşması sorunu var.” “Sağlık Hizmeti Alan Kaybediyor”  “Sağlık hizmeti iyice alan kaybediyor” diyerek açıklamalarında devam eden İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Polat, “Kağıthane Devlet Hastanesi 2005 yılında yapılmış bir bina ve bugün depreme dayanıksız olduğu için tahliye ediliyor. Deprem yönetmeliğine göre yapılmış olması beklenirken 20 yılı bile dolmadan bina çürüğe çıkıyor. Kağıthane Devlet Hastanesi İstanbul’un göbeğinde, 2005 yılında yapılmış ve çürük olduğu gerekçesiyle boşaltıldı. Bu nasıl açıklanabilir? Bunların hepsi kamusal suçtur. Bir ihmal var bir hastane yapılıyor. ve şu anda tahliye ediliyor bu insanlara ya özel hastaneye git ya da daha uzaktaki hastanelere git deniyor” dedi.  “Rant Uğruna Yenilenmediler” Türkiye’de Kahramanmaraş depremlerinde 10 ilde çok büyük bir yıkım ve can kayıplarının olduğuna, acı dolu günler içerisinde krizden krize sürüklenildiğine dikkat çeken Yönetim Kurulu Üyesi Polat, son olarak iki köklü üniversite hastanesinin düştüğü durum karşısında üzgün olduklarını belirterek, üniversitelerin binalarının eski olduğunun zaten bilindiğinin, yerinde dönüşüm taleplerinin rant uğruna karşılık bulmadığına dikkat çekti.  Polat şunları söyledi: “Cerrahpaşa’nın 3 bin öğrencisi var ve şu anda çocuk hastalıkları birimi dışında üniversitesini kapatmış durumda, artık yok. Büyük bir sağlık hizmet krizi ile karşı karşıyayız. 1999 depreminden sonra Cerrahpaşa ve ÇAPA tıp fakültelerinde zaman içerisinde eskiyen binalarla beraber depreme dayanıksız olduğunun farkındalığı vardı. Ancak iki üniversiteye de buraları bırakın çıkın deniliyordu. İkisi de çok köklü 50 yıllık kuruluşlar. Tarihi binaları mevcut. Yerinde dönüşümden yanalardı ancak desteklenmediler. Burada tam bir arazi ve inşaat rantı söz konusu ve bu rant uğruna köklü iki tıp fakültesi ne yazık ki yenilenmedi. Bir üniversite hastanesini ele alırsak, hastanenin yapımının, üniversitenin döner sermayesi üzerinden karşılayacağı düşünülürse şu anda hastane fiili olarak kapanmış oluyor, hastanenin geliri kalmayacak, kamunun da hali belli. Çok çetrefilli bir durum var ortada.” (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)  
İstanbul Tabip Odası YK Üyesi Cagerğun Polat, Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na yaptığı konuşmada, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin bir bölümünün kapatılmasının ardından 20 milyona yakın kişinin yaşadığı şehirde sağlık krizinin patlak verdiğini söyledi. İstanbul’da depreme dayanıksız olduğu tespit edildikten sonra büyük kısmı boşaltılmaya başlanan İstanbul Ünivetsitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin ardından Çapa Tıp Fakültesi’nin de depreme dayanıksız [...]

İstanbul Tabip Odası YK Üyesi Cagerğun Polat, Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na yaptığı konuşmada, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin bir bölümünün kapatılmasının ardından 20 milyona yakın kişinin yaşadığı şehirde sağlık krizinin patlak verdiğini söyledi.

İstanbul’da depreme dayanıksız olduğu tespit edildikten sonra büyük kısmı boşaltılmaya başlanan İstanbul Ünivetsitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin ardından Çapa Tıp Fakültesi’nin de depreme dayanıksız olması nedeniyle boşaltılma kararı alındığı bilgisine ulaşıldı. Deprem bilimcilerin, Kahramanmaraş depremlerinin ardından dikkatleri İstanbul’a çekmeleri sonrasında metropol kentte özellikle sağlık kuruluşlarının tahliyesi anlamında bir hareketlilik yaşanıyor. 

İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nin Boşaltılması

Konuyla ilgili İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Cegerğun Polat’a ulaşan Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA), İstanbul’da Cerrahpaşa’nın ardından hangi hastanelerde tahliyelerin söz konusu olacağı ile ilgili bilgi aldı. Avrupa Yakası başta olmak üzere ciddi bir sağlık hizmeti, yatak rezervi ve bir kamu hastanesinin kapanması krizinin yaşandığını söyleyen Yönetim Kurulu Üyesi Polat, “Türkiye’de 20 milyonun yaşadığı bir yerde, İstanbul’da büyük bir sağlık krizi patlak verdi. Bariz bir yönetim krizi söz konusudur. COVİD döneminde tüm dünyayı etkileyen bir kriz süreci geçirdik ama derinliği bu kadar değildi. Şu anda ülkemiz siyasal, ekonomik, sosyal, yaşam hakkı, sağlık hakkı açısından büyük bir krizde ve bunu  etkilerinin çok ciddi olacağını düşünüyoruz” diye konuştu.  

“İstanbul’daki Sağlık Kuruluşları Tahliye Haberlerini Takip Ediyoruz”

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Polat, “İstanbul Sağlık Müdürlüğü’nün dünden bu yana halihazırda kriz içinde olduğu haberlerini alıyoruz. Toplantılar yapılıyor, bilgiler güncelleniyor. Medyaya düşen bazı haberler ile karşılaşıyoruz. İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi bir duyuru yaptı ve büyük bir kısmın boşaltılacağını söyledi.  Bunun yanında İstanbul Tıp Fakültesi ÇAPA yerleşkesinde de monoblogların bulunduğu cerrahi birimlerin olduğu bölümlerin kapatılıp Birunu Üniversitesi’nin yeni yapılan hastanesinin 600 yataklı bölümüne bir kısmının tahliye edilmesi durumu söz konusuydu ama bugün akşamüstü o konuda yeniden bir değişiklik haberi geldi” dedi. 

ÇAPA Tıp Nereye Taşınacak?

“Üniversiteler kendi içlerinde bir karar mekanizmaları var ancak bunun yanında da Sağlık Bakanlığı ile de bir şekilde bir pazarlık içerisindeler” diyen Ceğergun Polat, “Cerrahpaşa Tıp’ın Murat Dilmener’e gideceği açıklandı.  ÇAPA Tıp’ın da buraya gideceği duyumunu aldık. Ancak Bakırköy’deki Dr. Sadi Konuk Hastanesi’nin de bir kısmı buraya taşınmıştı. Bugün sabah itibariyle Sadi Konuk’un da B ve C bloğunun da Murat Dilmener’e taşınacağı haberini aldık. İki tane üniversite hastanesi ve bir devlet hastanesinin birarada orada nasıl hizmet yapacaklar bu da ayrı bir muamma olarak ortada duruyor. Kağıthane Devlet Hastanesi’nin Şişli Etfal’e taşınacağı haberini aldık” diye konuştu. 

 Yatak Rezervi ve Sağlık Hizmetine Erişim Krizi Yaşanacak

İstanbul’daki yatak rezervinin ne kadar daraldığı konularında İstanbul Tabip Odası olarak değelendirmelerde bulunduklarını belirten Dr. Ceğergun Polat şunları söyledi: “İstanbul’da vatandaşların ilçe ilçe sağlık hizmetine ulaşımı bu durumdan nasıl etkilenecek üzerine de değerlendirmeler yapıyoruz. Bir hastaneyi alıp diğer hastanenin üstüne koyamazsınız. Dört kişilik odayı, altı kişiliğe çeviremezsiniz. Hastanenin bir standardı olmalıdır. Bu noktada hiçbir standart olmadan, yığınla hekimi, sağlık personelini nasıl bir yere sığdıracaksınız. Kağıthane Devlet Hastanesi’nin olduğu yer düşünülürse, buradan boşaltılmış bir binanın, çevrenin hizmet sunduğu alanın Seyrantepe Şişli Etfale ulaşması sorunu var.”

“Sağlık Hizmeti Alan Kaybediyor” 

“Sağlık hizmeti iyice alan kaybediyor” diyerek açıklamalarında devam eden İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Polat, “Kağıthane Devlet Hastanesi 2005 yılında yapılmış bir bina ve bugün depreme dayanıksız olduğu için tahliye ediliyor. Deprem yönetmeliğine göre yapılmış olması beklenirken 20 yılı bile dolmadan bina çürüğe çıkıyor. Kağıthane Devlet Hastanesi İstanbul’un göbeğinde, 2005 yılında yapılmış ve çürük olduğu gerekçesiyle boşaltıldı. Bu nasıl açıklanabilir? Bunların hepsi kamusal suçtur. Bir ihmal var bir hastane yapılıyor. ve şu anda tahliye ediliyor bu insanlara ya özel hastaneye git ya da daha uzaktaki hastanelere git deniyor” dedi. 

“Rant Uğruna Yenilenmediler”

Türkiye’de Kahramanmaraş depremlerinde 10 ilde çok büyük bir yıkım ve can kayıplarının olduğuna, acı dolu günler içerisinde krizden krize sürüklenildiğine dikkat çeken Yönetim Kurulu Üyesi Polat, son olarak iki köklü üniversite hastanesinin düştüğü durum karşısında üzgün olduklarını belirterek, üniversitelerin binalarının eski olduğunun zaten bilindiğinin, yerinde dönüşüm taleplerinin rant uğruna karşılık bulmadığına dikkat çekti.  Polat şunları söyledi: “Cerrahpaşa’nın 3 bin öğrencisi var ve şu anda çocuk hastalıkları birimi dışında üniversitesini kapatmış durumda, artık yok. Büyük bir sağlık hizmet krizi ile karşı karşıyayız. 1999 depreminden sonra Cerrahpaşa ve ÇAPA tıp fakültelerinde zaman içerisinde eskiyen binalarla beraber depreme dayanıksız olduğunun farkındalığı vardı. Ancak iki üniversiteye de buraları bırakın çıkın deniliyordu. İkisi de çok köklü 50 yıllık kuruluşlar. Tarihi binaları mevcut. Yerinde dönüşümden yanalardı ancak desteklenmediler. Burada tam bir arazi ve inşaat rantı söz konusu ve bu rant uğruna köklü iki tıp fakültesi ne yazık ki yenilenmedi. Bir üniversite hastanesini ele alırsak, hastanenin yapımının, üniversitenin döner sermayesi üzerinden karşılayacağı düşünülürse şu anda hastane fiili olarak kapanmış oluyor, hastanenin geliri kalmayacak, kamunun da hali belli. Çok çetrefilli bir durum var ortada.” (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adliyehaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.