İstanbul Ticaret Mahkemesi Hakimi Fatih DURMUŞ
Köşe Yazarı
İstanbul Ticaret Mahkemesi Hakimi Fatih DURMUŞ
 

ÖZEL OKULLARDA EĞİTİM ÜCRETİNİN BELİRLENMESİ İHTİLAFI

Son dönemde özel okullar tarafından yapılan fahiş zamlar nedeniyle veliler ile özel okullar arasında ihtilaflar çoğalmaktadır. Bu hususta Yönetmelik 53. maddede 2021 yılındaki değişiklikle ücret artış oranının yılsonu TÜFE oranı dikkate alınarak Bakanlıkça belirlenen oranı aşmayacak şekilde tespit edileceği getirilmiş, ancak daha sonra Özel Okulların baskısı ile 2023 yılındaki değişiklik sonrası Yönetmelik 53. maddede 2021 yılı öncesindeki düzenleme olan ortalama ÜFE TÜFE üzerinden belirlenmesi düzenlemesine geri dönülmüştür. Eğitim ücretlerine ilişkin son zamanlarda özel okullar tarafından belirlenen yüksek fiyatlar ülkemiz gündeminde yer almakta olup, genellikle okul kayıt dönemlerinde bu konuda ulusal medyada çok sayıda haber yapılmaktadır. Ülkemizde pandemi sonrası yaşanan yüksek enflasyon artışı ve son senelerde asgari ücretin yılda iki kez artırılması nedeniyle özel eğitim kurumları da gerek giderlerini karşılamak gerekse aynı zamanda ticari faaliyet yürütmelerinden dolayı karlılık durumunu gözeterek eğitim ücretlerinde ciddi artışlar yaptıklarından dolayı çocukları özel okullarda eğitim gören veliler ile özel eğitim kurumları arasındaki uyuşmazlık sayıları giderek artmaya başlamıştır. Bu hususta daha önce yargıya intikal etmiş fazla dava bulunmadığından eğitim ücretlerine ilişkin ihtilafla ilgili Yüksek Yargı tarafından verilmiş bir içtihat da bulunmamaktadır. Bu nedenle bu konuda uygulanması gereken mevzuat ve ilgili kamu kurumlarının görüş ve uygulamaları üzerinden yazı ele alınarak okul öncesi, ilk ve orta öğretim kademeleri ile yüksek öğretime ilişkin de ayrı ayrı değerlendirme yapılacaktır. Özel eğitim kurumlarında eğitim ücretinin belirlenmesine ilişkin mevzuat: 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun Malî hükümler başlığı altında yer alan 12. Maddesinde; “Kurumlar, faaliyetlerini sadece kazanç sağlamak için düzenleyemezler. Ancak, Türk Millî Eğitiminin amaçları doğrultusunda eğitimin kalitesini yükseltmek, gelişmelerine fırsat ve imkân verecek yatırımlar ve hizmetler yapmak üzere gelir sağlayabilirler.” 13. Maddesinde; “Öğrenim ücreti ve diğer ücretler, kurumlarca her yıl tespit edilerek ocak ayından itibaren en geç mayıs ayında ilân edilir. Ücretlerin hangi esaslara göre tespit, tayin, ilân ve tahsil edileceği yönetmelikle belirlenir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir. Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinin Beşinci bölümünde yer alan Ücretlerin Tespit, İlan ve Tahsili başlıklı 53. Maddesinde; “ (1) (Değişik:RG-5/7/2014-29051) Kurumlar, Kanunun 12 nci (Ek ibare:RG-19/2/2020-31044) ve 13 üncü maddesinde yer alan hükümlere uygun olarak öğrenci ve kursiyer ücretlerini; veli veya kursiyerlerle yapacakları Bakanlıkça belirlenerek Genel Müdürlük internet sayfasında yayımlanan özel sözleşmelerinde sağlayacaklarını belirttikleri eğitim ve öğretim imkânlarına, gelişmelerine imkân verecek yatırım ve hizmetler ile diğer işletme giderlerine göre tespit ederler. (Değişik ikinci cümle:RG-5/8/2023-32270) Ancak okulların ara sınıflarının eğitim ücreti belirlenirken bir önceki eğitim öğretim yılında ilan edilen ücret, okulda devam eden öğrencilerin eğitim ücreti belirlenirken ise öğrenci kayıt sözleşmesinde belirlenen ücret dikkate alınır ve bu ücretlere [(bir önceki yılın ortalama Yurt içi ÜFE+bir önceki yılın ortalama TÜFE)/2]+5 oranından fazla artış yapılamaz. (Ek cümle:RG3/7/2016-29761) (Değişik cümle:RG-13/1/2017-29947) Ders yılı içerisinde kayıt yaptıran öğrencilerin bir sonraki yılın eğitim ücretleri kayıt yaptırdığı yıl için ilan edilen eğitim ücreti üzerinden; öğrenim gördüğü yıla ilişkin indirim şartları ortadan kalkan öğrencilerin bir sonraki yılın eğitim ücretleri ise (Değişik ibare:RG-19/2/2020-31044) öğrencinin okula kayıt olduğu yıldaki indirimsiz ücrete öğrenim gördüğü her yıl için bu fıkrada belirtilen oranda artış yapılarak belirlenir. (2) Kurumlar, öğrenci ve kursiyer ücret tespitlerini, istenildiğinde yetkili makamlara belgelendirirler. (3) Ücretlerin ilan edilmesi için verilen süreden sonra kurum açma izni ile iş yeri açma ve çalışma ruhsatı verilen kurumların öğrenci ve kursiyer ücreti, bulundukları ilde aynı tür kurumların ilan ettikleri en düşük ücretten aşağı olamaz. (4) (Ek:RG-20/6/2017-30102)(Değişik:RG-19 /2/2020-31044) Sosyal etkinlik merkezlerinde herhangi bir ad altında ücret alınmaz. (5) (Ek:RG-19/2/2020-31044) Kurumlar, öğrenci veya kursiyerlerden; yemek, kahvaltı, servis, pansiyon/ yatakhane, kitap-kırtasiye, kıyafet, etüt ve benzeri hizmetler karşılığında alacakları ücretleri mayıs ayının sonuna kadar ayrıca tespit ederler. Bu fıkrada yer alan hizmetlerden, talep eden veliler faydalanır.’’ denilmektedir Ücretlerin ilanı başlıklı 54. maddesinde; “ (1) Ücretler aşağıda belirtilen esaslara göre ilan edilir. a) (Değişik: RG - 19 /2/ 2020 - 31044) Kurumların öğrenim ve diğer ücretleri, kurumlarca her yıl Türk Lirası olarak tespit edilir. Motorlu taşıt sürücü kursları ile özel ulaştırma hizmetleri mesleki eğitim ve geliştirme kurslarının öğrenim ücreti ocak ayı sonuna kadar, diğer kurumların öğrenim ücreti ile Kanunun 12’nci maddesine göre eğitim öğretim desteği alan mesleki ve teknik Anadolu liselerinin tebliğde belirlenen alanlar dışındaki öğrenim ücreti ve diğer ücretler ocak ayından itibaren mayıs ayının sonuna kadar ilan edilir. Ancak Kanunun 12’nci maddesine göre eğitim öğretim desteği alan mesleki ve teknik Anadolu liseleri destek kapsamındaki alanlarının, Bakanlıkça ödenecek ücretleri ilan edildikten sonra 15 gün içinde ücretlerini günceller. Bu ilanlarda ders yılı veya ders saati ücretiyle birlikte, peşin veya süreli ödemeler ve kurumca belirlenecek indirimler belirtilir. Yapılacak indirim oranı ilan edilen öğrenim ücretinin %50’sinden fazla olamaz. Ancak aynı kurucuya ait kurumlarda görev yapan personel çocuklarına % 50’den fazla indirim uygulanabilir. Ayrıca yemek, kahvaltı, servis, pansiyon/yatakhane, kitap-kırtasiye, kıyafet, etüt ve benzeri hizmetlerden yararlanmak isteyen öğrenci ve kursiyerlerden alınacak ücretler ayrı ayrı belirlenerek mayıs ayının sonuna kadar ilan edilir. b) Bu Yönetmelikte belirtilenlerin dışında öğrenci ve kursiyerlerden, bağış ve yardım da dâhil olmak üzere hiçbir ad altında ücret alınamaz. c) Kurumlar, ücretlerini ilan etmeden önce öğrenci ve kursiyerlerden ücret tahsil edemez. ç) Kurumlar ücret ilanlarını, Millî Eğitim Bakanlığının Bilişim Sistemleri (MEBBİS) programına işleyerek alınan çıktının bir örneğinin süresi içinde doğrudan bağlı bulundukları millî eğitim müdürlüğüne verir ve belirtilen süre sonuna kadar kurumda velilerin görebilecekleri bir yere asar. Mayıs ayından sonra açılan kurumlar ise bu işlemi kurum açma izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde yaparlar. d) Kurumlar ilan ettikleri ücretlerin altında bir ücretle de kayıt yapabilirler ancak, ilan edilen ücretin üzerinde ücret talep edemezler. (2) Süresi içinde ücret ilanı yapmayan kurumlar bir önceki yılın ücretini alır.” düzenlemesi getirilmiştir. Eğitim Ücretinin Tespiti: Okul Öncesi, İlk ve Orta Öğretim Kurumları yönünden; Özel eğitim kurumlarında eğitim ücreti ile ilgili yukarıda değinilen yasal mevzuata bakıldığında, 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu›nun 12. maddesi ile özel okulların faaliyetlerini sadece yüksek kazanç elde etmek için düzenleyemeyecekleri açıkça belirtilmiş olup, bugün ülkemizdeki özel okulların büyük kısmının ticari şirket bünyesi altında faaliyet göstermeleri nedeniyle ticari şirketlerin asıl amacının kazanç elde etmek olması göz önüne alındığında ciddi bir tezatlık ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle ve eğitim öğretim hizmetinin kamusal boyutundan dolayı da özel eğitim kurumlarının Milli Eğitim Bakanlığı’nın gözetim ve denetimi altında faaliyetlerini sürdürmesi bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yüzden 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 13. maddesi ile özel okulların öğrenim ücreti ve diğer ücretlerinin her yıl tespit edilerek ocak ayından itibaren en geç mayıs ayında ilân edileceği ve ücretlerin hangi esaslara göre tespit, tayin, ilân ve tahsil edileceği yönetmelikle belirleneceği açıkça yasaya bağlanmıştır. Özel eğitim kurumlarında ücretin tespiti hususunda Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinin Beşinci bölümünde yer alan Ücretlerin Tespit, İlan ve Tahsili başlıklı 53. maddesinde bu konu net bir şekilde açıklığa kavuşturulmuş olup, yönetmelik 53. madde eğitim ücretinin belirlenmesinde kilit düzenleme olarak yer almaktadır. Yönetmelik 53. maddeyi irdelerken ikili bir ayrıma gitmek daha doğru olacaktır. Bu ayrımı eğitim ücretinin okul kademelerinin ilk sınıfları ve devam eden (ara) sınıflar şeklinde yapılması faydalı olacaktır. Okul kademelerinin ilk sınıfları yani ilk okul, orta okul ve liselerin birinci sınıfları yönünden özel eğitim kurumlarına Yönetmelik 53/1 maddesine göre; 5580 Sayılı Kanun’un 12 ve 13. maddelerine uygun olacak şekilde özel sözleşmelerinde sağlayacaklarını belirttikleri eğitim ve öğretim imkânlarına, gelişmelerine imkân verecek yatırım ve hizmetler ile diğer işletme giderlerine göre tespit etme serbestliği getirilmiştir. Özel eğitim kurumları gelecek eğitim dönemine ilişkin bu kapsamda belirlediği ücrete ilişkin bildirimi Kanun’un 13. maddesi ve Yönetmelik 54/1 maddesi uyarınca Mayıs ayının sonuna kadar ilan etmek ve bağlı olduğu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bildirmek zorundadır. Yönetmelik 54/1-d bendine göre özel okullara ilan ettikleri ücretin altında kayıt yapma hakkı tanınırken ilan edilen ücretin üzerinde ücret talep etmesi mevzuata göre mümkün değildir. Bu nedenle okul kademelerinin ilk sınıfları açısından özel eğitim kurumlarının verdiği hizmetin niteliği ve öğrenciye sağladığı imkanlar ile eğitim hususundaki yatırımları, işletme giderlerine göre ücreti belirlemesi gerekmekte olup, veli ile yaptığı sözleşme kapsamında üstlendiği edimlerin karşılığı olarak aldığı ücretin karşılığı olan belirlenen nitelikteki eğitim hizmetini vermek ve imkanları sağlamakla yükümlüdür. Aksi halde veliden aldığı ücretin karşılığı olan hizmeti hiç vermediği veya ayıplı olarak hizmeti ifa etmesi yada söz verdiği imkanları sağlamaması halinde özel eğitim kurumlarının sözleşmeden doğan sorumlulukları kapsamında dava yoluna gidilmesi mümkündür. Bu hususta örneklendirme olarak özel okulda isim yapmış iyi bir eğitimci olarak bilinen yabancı dil öğretmeni yerine başka bir öğretmenin eğitim vermesi, yirmi saat matematik dersi yerine 15 saat verilmesi, okulda drama dersinin olacağı belirlenmesine rağmen bu dersin hiç yapılmaması yada yerine halk oyunları eğitimi verilmesi, kütüphanede sınırsız internet olacağı belirlenmesine rağmen bu imkanın sağlanmaması sayılabilir. Özetle okul kademelerinin ilk sınıflarında özel eğitim kurumları vereceği hizmetin niteliğine göre ücreti belirleme hakkına sahip olup, sorumluluğunun kapsamı sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirip getirmemesine bağlıdır. Okul kademelerinin ara sınıflarında devam edecek öğrenciler için eğitim ücretinin belirlenmesi hususu çalışmamızın temel konusunu oluşturmakta olup, bunun nedeni özel eğitim kurumları ile veliler arasındaki ihtilafların çoğunluğu bu kapsamda yapılan okul kayıt yenileme sözleşmesinden kaynaklanmasıdır. Çocuğunu özel okula kayıt ettiren veli çocuğunun aynı okulda eğitimini devam ettirebilmesi için her kayıt döneminde özel okulun belirlediği ücreti ödemekle karşı karşıya kalmakta olup, son dönemde özel okullar tarafından yapılan fahiş zamlar nedeniyle veliler ile özel okullar arasında ihtilaflar çoğalmaktadır. Bu hususta Yönetmelik 53. maddede 2021 yılındaki değişiklikle ücret artış oranının yılsonu TÜFE oranı dikkate alınarak Bakanlıkça belirlenen oranı aşmayacak şekilde tespit edileceği getirilmiş, ancak daha sonra Özel Okulların baskısı ile 2023 yılındaki değişiklik sonrası Yönetmelik 53. maddede 2021 yılı öncesindeki düzenleme olan ortalama ÜFE TÜFE üzerinden belirlenmesi düzenlemesine geri dönülmüştür. Özel okullar ara sınıflar için belirleyecekleri ücreti yüksek tutmak için özellikle eğitim hizmetiyle bağlantılı olan kitap, kırtasiye, yemek ücreti gibi ücretleri afaki artırarak eğitim ücretinin tespitinde uygulaması gereken Yönetmelik 53. maddesindeki artış oranı sınırlamasından kurtulma yolunu tercih etmektedirler. Ancak bu hususta velilerden giden yoğun şikayetler üzerine Milli Eğitim Bakanlığı tarafından İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderilen yazı1 ile özel okulların eğitim hizmeti ücret artışlarını Devletin koyduğu sınırlar çerçevesinde yapmak zorunda olduğu gibi, eğitim faaliyetiyle ilgili kitap kırtasiye ücretlerinde de fahiş artış yapılamayacağı, buna aykırı hareket ederek sadece kazanç elde etmek amacıyla hareket eden okullar hakkında inceleme başlatıldığı belirtilmiştir. Bu kapsamda özel eğitim kurumları okul kademelerinin ara sınıfları olan yani 2,3,4,6,7,8,10,11,12. sınıflara gidecek olan öğrencilere verilecek eğitim hizmeti ücretini belirlerken Yönetmelik 53. maddede belirlenen ücret artış oranından fazla artış yapamazlar. Buna göre 2022-2023 eğitim döneminde 1. sınıfa giden bir öğrenci için sözleşme ile 50.000,TL eğitim ücreti belirlenmişse, aynı öğrencinin 2023-2024 eğitim döneminde 2. Sınıf için ödeyeceği eğitim ücretinin belirlenmesinde Yönetmelik 53. maddedeki öğrenci kayıt sözleşmesinde belirlenen ücret dikkate alınır ve bu ücretlere [(bir önceki yılın ortalama Yurt içi ÜFE+bir önceki yılın ortalama TÜFE)/2]+5 oranından fazla artış yapılamaz düzenlemesi gereğince 2023 Mayıs ayında kayıt yenileme yapılması durumunda; 2022 yılı Mayıs ayı ÜFE yıllık ortalaması %56,86, TÜFE yıllık ortalaması %39,33 olduğundan 56,86 + 39,33 / 2 = 48,10 + 5 olmak üzere artış oranı en fazla %53,10 olarak belirlenecek olup bu durumda 2023-2024 eğitim döneminde 2. Sınıfa gidecek öğrencinin bir önceki yıl 50.000,00-TL olan eğitim ücreti %53,10›luk artış üzerinden en fazla 76.550,00- TL olarak belirlenecektir. Belirtildiği gibi okul kademelerinin devam eden sınıflarında eğitim alacak öğrencilerin eğitim ücretinin artışı Yönetmelik 53. madde kapsamında yapılması gerekmekte olup, özel eğitim kurumu tarafından bu sınırı aşan zam oranı üzerinden ücretin belirlenmesi halinde hizmet alan tüketici veli açısından fazla ödenen ücretin iadesi için dava yoluna gidilebilecektir. Bu tür ihtilafların son dönemde yaşanmaya başlanması nedeniyle henüz Yüksek Yargı tarafından oluşturulmuş bir içtihat bulunmamaktadır. Tüketici Hakem heyetlerinde ve ilk derece mahkemelerinde bu tür ihtilaflar giderek artmaktadır. Buna ilişkin Antalya ilinde bir özel okulda çocuğu eğitim gören veli özel okulun eğitim ücretinde fahiş artış yapması üzerine kayıt yapmayan özel okula 2023-2024 eğitim dönemi için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından belirlenen %65 artış oranı esas alınarak önceki dönem ödediği ücret üzerinden %65 artış yaparak hesapladığı miktarı okul hesabına yatırmak suretiyle okul kaydının tedbiren yenilenmesi talebiyle yaptığı başvuru haklı bulunarak Antalya 1. Tüketici Mahkemesi tarafından öğrencinin okul kaydının tedbiren yenilenmesine karar2 verilmiştir. Görüldüğü üzere özel okul tarafından belirlenen ücret artış oranı sınırı aşılarak fahiş fiyat talebi nedeniyle ara sınıf öğrencinin kaydının yenilenmemesi durumunda tedbir yoluyla kaydın mevzuat kapsamında yapılacak artış üzerinden yenilenmesi Mahkemeden talep edilebileceği gibi, özel okulun belirlediği fahiş artış üzerinden ara sınıf öğrencinin kaydı yenilenerek ödemenin yapılması halinde de özel okuldan mevzuatta belirlenen artış oranını aşan miktar üzerinden yapılan yersiz ödemenin iadesi talebinde de bulunulması mümkündür. Okul kademelerinin ara sınıflarında ücretin belirlenmesi bu şekilde iken okul öncesi eğitim kurumlarına giden öğrencilerin bu kapsamda değerlendirilip değerlendirilemeyeceği okul öncesi eğitimin zorunlu eğitim kapsamında olmaması nedeniyle tartışılsa da bu hususta Milli Eğitim Bakanlığı’nın İstanbul Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne hitaben gönderdiği görüş yazısında3 Yönetmelik 53. maddesi ve ilgili mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, okul öncesi eğitim kurumlarının hem anaokulunu hem de ana sınıfını kapsadığı görülmekte olup bu düzeyde eğitime devam eden öğrencilerin aynı ana sınıfında/anaokulunda öğrenim görmeleri halinde okulda devam eden öğrenci olarak kabul edilmesi ve eğitim ücretinin okula devam eden öğrenci gibi belirlenmesinin uygun olacağı mütalaa edildiği şeklindeki görüşü ile söz konusu artış oranın ilk ve orta öğretimde olduğu gibi okul öncesinde de(ana okulunda da) geçerli olduğu açıkça belirtilmiş olup Yönetmelik 53. maddedeki eğitim ücretinin belirlenmesi hususunda artış oranının okul öncesi eğitim kurumlarında devam eden öğrenciler yönünden de geçerli olduğu ve uygulanması gerektiği belirtildiğinden bu husustaki tereddüt giderilmiştir. Özel Eğitim Kurumları son dönemlerde Yönetmelik 53. maddedeki ücret artışında belirlenen sınırı bertaraf edebilmek için eğitim faaliyetiyle bağlantılı yan kalemler olan kırtasiye, kitap, üniforma ve yemek ücretlerinde fahiş artış yaparak yasal artışın üzerinde fiyat belirleme yoluna gitmekte olup, bu duruma ilişkin Yönetmelik 53/5 maddesinde; Kurumların, öğrenci veya kursiyerlerden; yemek, kahvaltı, servis, pansiyon/yatakhane, kitap-kırtasiye, kıyafet, etüt ve benzeri hizmetler karşılığında alacakları ücretleri mayıs ayının sonuna kadar ayrıca tespit edeceği, bu fıkrada yer alan hizmetlerden, talep eden velilerin faydalanacağı belirtilmiş olup, bahsettiğimiz eğitim faaliyetiyle ilgili yan kalemler yönünden ücret artışının nasıl olacağı hususunda mevzuatta açık düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle özel okullar genellikle bu kalemler üzerinden ciddi artışlar yapmak suretiyle yönetmelikle sınırlanan eğitim ücreti artışındaki engeli bertaraf etmeye çalıştıkları yukarıda bahsettiğimiz Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nün (dipnot 1’deki) yazısı ile açıkça ortaya çıkmıştır. Yönetmelikte açıkça düzenlenmeyen eğitim faaliyetiyle ilgili yan hizmetler yönünden ücret artışının da ÜFE ve TÜFE’nin yıllık ortalamaları toplamlarının yarısından fazla artırılamayacağı kanaatindeyim. Yaşanan tüm bu gelişmeler ışığında; çocuklarının daha iyi ve etkin bir eğitim almasını isteyerek çocuklarını özel okullara kayıt yaptıran veliler, okul kayıt yenileme dönemlerinde ciddi zorluklar yaşamaktadırlar. Bahsettiğimiz yasal mevzuat, resmi yazışmalar ve mahkeme kararları ile çocukları özel okullarda devam eden veliler özel okul tarafından eğitim ücretine Yönetmelik 53. madde de belirlenen sınırı aşar şekilde ve yine eğitim faaliyetiyle ilgili yan kalemler yönünden de ÜFE ve TÜFE’nin yıllık ortalamaları toplamlarının yarısından fazla ücret artışı yapılarak ücretin belirlenmesi halinde velinin yasal artış uygulanmak suretiyle ara sınıf öğrencinin okul kaydının yenilenmesi talebine olumsuz cevap veren özel okul hakkında ihtiyati tedbir yoluyla kaydın mevzuat kapsamında yapılacak artış üzerinden yenilenmesi Mahkemeden talep edilebileceği gibi, özel okulun belirlediği fahiş artış üzerinden ara sınıf öğrencinin kaydı yenilenerek eğitim ücreti ödendikten sonra özel okuldan mevzuatta belirlenen artış oranını aşan miktar üzerinden yapılan yersiz ödemenin iadesi talebinde de bulunulması mümkün olup, bu hususta haksız ödeme nedeniyle iadesi talep edilecek paranın miktarına göre Tüketici Hakem Heyetlerine veya Tüketici Mahkemelerine başvurulması gerekmektedir. Bu konuda son zamanlarda veliler ile özel okullar arasında ihtilaflar artmakta olup ilk derece mahkemelerinde yeni yeni kararlar verilmekle birlikte henüz İstinaf veya Yargıtay incelemesinden geçmiş dosya bulunmadığından ihtilafla ilgili emsal oluşturabilecek içtihat bulunmamaktadır. Yüksek Öğretim Kurumları yönünden; Vakıf Yükseköğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 4. maddesinde; vakıf (özel) üniversitelerinin kar amacı güdemeyeceği belirtilmiştir. Okul öncesi, ilk ve orta öğretim kademelerinde eğitim veren özel eğitim kurumlarının eğitim ücretini belirlerken Yönetmelik 53. maddeye uygun hareket etmesi gerekirken, aynı durumda Yüksek Öğretim Kurumları açısından bağlayıcı bir yasal mevzuat olmadığından özel üniversiteler tarafından da üniversiteye devam eden ara sınıf öğrenciler açısından keyfi şekilde fiyat artışları uygulandığı bilinmektedir. Bu hususta özel üniversite ücretlerinin belirlenmesine ilişkin son zamanlarda yaşanan sorunlardan sonra duruma müdahale etmek zorunda kalan Yükseköğretim Kurulu tarafından vakıf üniversitelerine gönderilen yazı4 ile ; “ 1) Ücretlerin dönemsel değil, yıllık ve tayin edilmiş bir miktar olarak tespit edilmesi, 2) Ücretlerin tercih ve/veya yatay geçiş dönemlerinden önce net bir miktar olarak ve her bir adayın kolayca ulaşabileceği şekilde ilan edilmesi, 3) İlk kayıt esnasında öğrenciye taahhüt edilmiş eğitimöğretim ücreti artış oranlarının aşılmaması ancak her halükarda yapılacak artışlarda en çok Tüketici Fiyat Endeksindeki (TÜFE) on iki aylık ortalama oranın esas alınması ve bu kapsamdaki güncellemelerin resmi internet sitelerinden duyurulması, 4) Kayıt döneminden sonra her ne ad altında olursa olsun açıkça ilan edilmemiş ilave/beklenmedik ücret ve ücret artışı talebinde bulunmamaları 5) İlan edilen eğitim ve öğretim ücretlerinde TÜFE üzerinden resmi güncelleme oranları dışında herhangi bir ilave değişiklik yapılmamalı ve alınacak bu yöndeki kararlar uygun zamanda ve elverişli araçlarla tüm öğrencilerle paylaşılması” gerektiği hususunda özel üniversiteler uyarılmıştır. Buna göre özel üniversite eğitim ücretleri yönünden ilk kayıt esnasında öğrenciye taahhüt edilmiş eğitimöğretim ücreti artış oranlarının aşılmaması ancak her halükarda yapılacak artışlarda en çok TÜFE on iki aylık ortalama oranının esas alınması gerekmektedir. Bu konuyla alakalı özel üniversitede eğitim gören bir öğrenci tarafından 2023-2024 yılı programına kayıt yenilemek için %145’i aşan zamlar talep edilmesi üzerine, öğrenci tarafından kayıt yenileme ücret artışlarının kanuna ve Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülerek, TÜİK’in 2023 yılı Ağustos ayı için öncelikle on iki aylık ortalama değişim oranı olarak belirlediği %56,28, aksi halde bir önceki yılın aynı oranına göre belirlenen %58,94 oranında zam oranı ile yahut aksi kanaatte olunması halinde tespit edilecek artış oranındaki tutarın kabul edilerek 2023-2024 eğitim öğretim dönemi için üniversite kaydının yenilenmesi yönünde ihtiyati tedbir talebine ilişkin İstanbul 11. Tüketici Mahkemesi’ne yaptığı başvuru sonucunda Mahkemece “2022-2023 yılı öğrenim ücretleri üzerinden uygulanacak %56,28 zam oranı ile 2023- 2024 eğitim yılına kaydının tedbiren yenilenmesine, takdiren teminat alınmasına yer olmadığına, kayıt yenilemek isteyen öğrencinin daha önceki yıllarda sunulan vadeli ödemelerde vade farkı olmadan ödeyebilmesi yönündeki her türlü hakkının saklı tutulmak suretiyle sözleşme şartlarının aynen korunmasına” karar5 verilmiş olup, karşı tarafça bu karara yapılan itirazın reddi üzerine yapılan istinaf başvurusu sonucunda İstinaf Dairesince ilk derece mahkemesinin tedbir kararının usul ve yasaya uygun olduğu istinaf isteminin yerinde olmadığından bahisle istinaf başvurusunun esastan reddine karar6 verilmiştir. Bu karara göre de okul öncesi, ilk ve orta öğretim kademelerindeki duruma benzer şekilde haksız fiyat artışı uygulayan özel yükseköğretim kurumuna karşı YÖK’ün yazısında belirtildiği üzere eğitim ücreti artışında bir önceki yıla göre en çok TÜFE on iki aylık ortalama oranı esas alınarak artış yapılması gerekmekte olup, aksi durumda yukarıdaki emsal kararda olduğu gibi TÜFE on iki aylık ortalama oranı esas alınarak belirlenecek ücret karşılığı kaydın tedbiren yenilenmesi Mahkemeden talep edilebileceği gibi, fahiş fiyat artışı üzerinden kaydın yenilenmesi halinde üniversite öğrencisi tarafından TÜFE on iki aylık ortalama oranını aşan kısmın iadesinin istenilmesi hukuken mümkündür. Sonuç: Tüm bu açıklamalar kapsamında bahsettiğimiz yasal mevzuat, resmi kurum yazıları ve mahkeme kararları ile çocukları özel okullarda eğitime devam eden veliler özel okul tarafından eğitim ücretine Yönetmelik 53. madde de belirlenen sınırı aşar şekilde ve yine eğitim faaliyetiyle ilgili yan kalemler yönünden de ÜFE ve TÜFE’nin yıllık ortalamaları toplamlarının yarısından fazla ücret artışı yaparak ücretin belirlenmesi halinde; velinin yasal artış uygulanmak suretiyle ara sınıf öğrencinin okul kaydının yenilenmesi talebine olumsuz cevap veren özel okul hakkında ihtiyati tedbir yoluyla kaydın mevzuat kapsamında yapılacak artış üzerinden yenilenmesi Mahkemeden talep edilebileceği gibi, özel okulun belirlediği fahiş artış üzerinden ara sınıf öğrencinin kaydı yenilenerek eğitim ücreti ödendikten sonra mevzuatta belirlenen artış oranını aşan miktar üzerinden yapılan yersiz ödemenin özel okuldan iadesi talebinde de bulunulması hukuken mümkün gözükmektedir.
Ekleme Tarihi: 15 Mart 2025 - Cumartesi

ÖZEL OKULLARDA EĞİTİM ÜCRETİNİN BELİRLENMESİ İHTİLAFI

Son dönemde özel okullar tarafından yapılan fahiş zamlar nedeniyle veliler ile özel okullar arasında ihtilaflar çoğalmaktadır.

Bu hususta Yönetmelik 53. maddede 2021 yılındaki değişiklikle ücret artış oranının yılsonu TÜFE oranı dikkate alınarak Bakanlıkça belirlenen oranı aşmayacak şekilde tespit edileceği getirilmiş, ancak daha sonra Özel Okulların baskısı ile 2023 yılındaki değişiklik sonrası Yönetmelik 53. maddede 2021 yılı öncesindeki düzenleme olan ortalama ÜFE TÜFE üzerinden belirlenmesi düzenlemesine geri dönülmüştür.

Eğitim ücretlerine ilişkin son zamanlarda özel okullar tarafından belirlenen yüksek fiyatlar ülkemiz gündeminde yer almakta olup, genellikle okul kayıt dönemlerinde bu konuda ulusal medyada çok sayıda haber yapılmaktadır. Ülkemizde pandemi sonrası yaşanan yüksek enflasyon artışı ve son senelerde asgari ücretin yılda iki kez artırılması nedeniyle özel eğitim kurumları da gerek giderlerini karşılamak gerekse aynı zamanda ticari faaliyet yürütmelerinden dolayı karlılık durumunu gözeterek eğitim ücretlerinde ciddi artışlar yaptıklarından dolayı çocukları özel okullarda eğitim gören veliler ile özel eğitim kurumları arasındaki uyuşmazlık sayıları giderek artmaya başlamıştır. Bu hususta daha önce yargıya intikal etmiş fazla dava bulunmadığından eğitim ücretlerine ilişkin ihtilafla ilgili Yüksek Yargı tarafından verilmiş bir içtihat da bulunmamaktadır. Bu nedenle bu konuda uygulanması gereken mevzuat ve ilgili kamu kurumlarının görüş ve uygulamaları üzerinden yazı ele alınarak okul öncesi, ilk ve orta öğretim kademeleri ile yüksek öğretime ilişkin de ayrı ayrı değerlendirme yapılacaktır.

Özel eğitim kurumlarında eğitim ücretinin belirlenmesine ilişkin mevzuat: 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun Malî hükümler başlığı altında yer alan 12. Maddesinde; “Kurumlar, faaliyetlerini sadece kazanç sağlamak için düzenleyemezler. Ancak, Türk Millî Eğitiminin amaçları doğrultusunda eğitimin kalitesini yükseltmek, gelişmelerine fırsat ve imkân verecek yatırımlar ve hizmetler yapmak üzere gelir sağlayabilirler.” 13. Maddesinde; “Öğrenim ücreti ve diğer ücretler, kurumlarca her yıl tespit edilerek ocak ayından itibaren en geç mayıs ayında ilân edilir. Ücretlerin hangi esaslara göre tespit, tayin, ilân ve tahsil edileceği yönetmelikle belirlenir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.

Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinin Beşinci bölümünde yer alan Ücretlerin Tespit, İlan ve Tahsili başlıklı 53. Maddesinde; “

(1) (Değişik:RG-5/7/2014-29051) Kurumlar, Kanunun 12 nci (Ek ibare:RG-19/2/2020-31044) ve 13 üncü maddesinde yer alan hükümlere uygun olarak öğrenci ve kursiyer ücretlerini; veli veya kursiyerlerle yapacakları Bakanlıkça belirlenerek Genel Müdürlük internet sayfasında yayımlanan özel sözleşmelerinde sağlayacaklarını belirttikleri eğitim ve öğretim imkânlarına, gelişmelerine imkân verecek yatırım ve hizmetler ile diğer işletme giderlerine göre tespit ederler.

(Değişik ikinci cümle:RG-5/8/2023-32270) Ancak okulların ara sınıflarının eğitim ücreti belirlenirken bir önceki eğitim öğretim yılında ilan edilen ücret, okulda devam eden öğrencilerin eğitim ücreti belirlenirken ise öğrenci kayıt sözleşmesinde belirlenen ücret dikkate alınır ve bu ücretlere [(bir önceki yılın ortalama Yurt içi ÜFE+bir önceki yılın ortalama TÜFE)/2]+5 oranından fazla artış yapılamaz. (Ek cümle:RG3/7/2016-29761) (Değişik cümle:RG-13/1/2017-29947) Ders yılı içerisinde kayıt yaptıran öğrencilerin bir sonraki yılın eğitim ücretleri kayıt yaptırdığı yıl için ilan edilen eğitim ücreti üzerinden; öğrenim gördüğü yıla ilişkin indirim şartları ortadan kalkan öğrencilerin bir sonraki yılın eğitim ücretleri ise (Değişik ibare:RG-19/2/2020-31044) öğrencinin okula kayıt olduğu yıldaki indirimsiz ücrete öğrenim gördüğü her yıl için bu fıkrada belirtilen oranda artış yapılarak belirlenir.

(2) Kurumlar, öğrenci ve kursiyer ücret tespitlerini, istenildiğinde yetkili makamlara belgelendirirler.

(3) Ücretlerin ilan edilmesi için verilen süreden sonra kurum açma izni ile iş yeri açma ve çalışma ruhsatı verilen kurumların öğrenci ve kursiyer ücreti, bulundukları ilde aynı tür kurumların ilan ettikleri en düşük ücretten aşağı olamaz.

(4) (Ek:RG-20/6/2017-30102)(Değişik:RG-19 /2/2020-31044) Sosyal etkinlik merkezlerinde herhangi bir ad altında ücret alınmaz.

(5) (Ek:RG-19/2/2020-31044) Kurumlar, öğrenci veya kursiyerlerden; yemek, kahvaltı, servis, pansiyon/ yatakhane, kitap-kırtasiye, kıyafet, etüt ve benzeri hizmetler karşılığında alacakları ücretleri mayıs ayının sonuna kadar ayrıca tespit ederler.

Bu fıkrada yer alan hizmetlerden, talep eden veliler faydalanır.’’ denilmektedir Ücretlerin ilanı başlıklı 54. maddesinde; “

(1) Ücretler aşağıda belirtilen esaslara göre ilan edilir.

a) (Değişik: RG - 19 /2/ 2020 - 31044) Kurumların öğrenim ve diğer ücretleri, kurumlarca her yıl Türk Lirası olarak tespit edilir. Motorlu taşıt sürücü kursları ile özel ulaştırma hizmetleri mesleki eğitim ve geliştirme kurslarının öğrenim ücreti ocak ayı sonuna kadar, diğer kurumların öğrenim ücreti ile Kanunun 12’nci maddesine göre eğitim öğretim desteği alan mesleki ve teknik Anadolu liselerinin tebliğde belirlenen alanlar dışındaki öğrenim ücreti ve diğer ücretler ocak ayından itibaren mayıs ayının sonuna kadar ilan edilir. Ancak Kanunun 12’nci maddesine göre eğitim öğretim desteği alan mesleki ve teknik Anadolu liseleri destek kapsamındaki alanlarının, Bakanlıkça ödenecek ücretleri ilan edildikten sonra 15 gün içinde ücretlerini günceller. Bu ilanlarda ders yılı veya ders saati ücretiyle birlikte, peşin veya süreli ödemeler ve kurumca belirlenecek indirimler belirtilir. Yapılacak indirim oranı ilan edilen öğrenim ücretinin %50’sinden fazla olamaz. Ancak aynı kurucuya ait kurumlarda görev yapan personel çocuklarına % 50’den fazla indirim uygulanabilir. Ayrıca yemek, kahvaltı, servis, pansiyon/yatakhane, kitap-kırtasiye, kıyafet, etüt ve benzeri hizmetlerden yararlanmak isteyen öğrenci ve kursiyerlerden alınacak ücretler ayrı ayrı belirlenerek mayıs ayının sonuna kadar ilan edilir.

b) Bu Yönetmelikte belirtilenlerin dışında öğrenci ve kursiyerlerden, bağış ve yardım da dâhil olmak üzere hiçbir ad altında ücret alınamaz.

c) Kurumlar, ücretlerini ilan etmeden önce öğrenci ve kursiyerlerden ücret tahsil edemez. ç) Kurumlar ücret ilanlarını, Millî Eğitim Bakanlığının Bilişim Sistemleri (MEBBİS) programına işleyerek alınan çıktının bir örneğinin süresi içinde doğrudan bağlı bulundukları millî eğitim müdürlüğüne verir ve belirtilen süre sonuna kadar kurumda velilerin görebilecekleri bir yere asar. Mayıs ayından sonra açılan kurumlar ise bu işlemi kurum açma izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde yaparlar.

d) Kurumlar ilan ettikleri ücretlerin altında bir ücretle de kayıt yapabilirler ancak, ilan edilen ücretin üzerinde ücret talep edemezler.

(2) Süresi içinde ücret ilanı yapmayan kurumlar bir önceki yılın ücretini alır.” düzenlemesi getirilmiştir.

Eğitim Ücretinin Tespiti: Okul Öncesi, İlk ve Orta Öğretim Kurumları yönünden;

Özel eğitim kurumlarında eğitim ücreti ile ilgili yukarıda değinilen yasal mevzuata bakıldığında, 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu›nun 12. maddesi ile özel okulların faaliyetlerini sadece yüksek kazanç elde etmek için düzenleyemeyecekleri açıkça belirtilmiş olup, bugün ülkemizdeki özel okulların büyük kısmının ticari şirket bünyesi altında faaliyet göstermeleri nedeniyle ticari şirketlerin asıl amacının kazanç elde etmek olması göz önüne alındığında ciddi bir tezatlık ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle ve eğitim öğretim hizmetinin kamusal boyutundan dolayı da özel eğitim kurumlarının Milli Eğitim Bakanlığı’nın gözetim ve denetimi altında faaliyetlerini sürdürmesi bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yüzden 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 13. maddesi ile özel okulların öğrenim ücreti ve diğer ücretlerinin her yıl tespit edilerek ocak ayından itibaren en geç mayıs ayında ilân edileceği ve ücretlerin hangi esaslara göre tespit, tayin, ilân ve tahsil edileceği yönetmelikle belirleneceği açıkça yasaya bağlanmıştır.

Özel eğitim kurumlarında ücretin tespiti hususunda Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinin Beşinci bölümünde yer alan Ücretlerin Tespit, İlan ve Tahsili başlıklı 53. maddesinde bu konu net bir şekilde açıklığa kavuşturulmuş olup, yönetmelik 53. madde eğitim ücretinin belirlenmesinde kilit düzenleme olarak yer almaktadır.

Yönetmelik 53. maddeyi irdelerken ikili bir ayrıma gitmek daha doğru olacaktır. Bu ayrımı eğitim ücretinin okul kademelerinin ilk sınıfları ve devam eden (ara) sınıflar şeklinde yapılması faydalı olacaktır.

Okul kademelerinin ilk sınıfları yani ilk okul, orta okul ve liselerin birinci sınıfları yönünden özel eğitim kurumlarına Yönetmelik 53/1 maddesine göre; 5580 Sayılı Kanun’un 12 ve 13. maddelerine uygun olacak şekilde özel sözleşmelerinde sağlayacaklarını belirttikleri eğitim ve öğretim imkânlarına, gelişmelerine imkân verecek yatırım ve hizmetler ile diğer işletme giderlerine göre tespit etme serbestliği getirilmiştir. Özel eğitim kurumları gelecek eğitim dönemine ilişkin bu kapsamda belirlediği ücrete ilişkin bildirimi Kanun’un 13. maddesi ve Yönetmelik 54/1 maddesi uyarınca Mayıs ayının sonuna kadar ilan etmek ve bağlı olduğu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bildirmek zorundadır. Yönetmelik 54/1-d bendine göre özel okullara ilan ettikleri ücretin altında kayıt yapma hakkı tanınırken ilan edilen ücretin üzerinde ücret talep etmesi mevzuata göre mümkün değildir.

Bu nedenle okul kademelerinin ilk sınıfları açısından özel eğitim kurumlarının verdiği hizmetin niteliği ve öğrenciye sağladığı imkanlar ile eğitim hususundaki yatırımları, işletme giderlerine göre ücreti belirlemesi gerekmekte olup, veli ile yaptığı sözleşme kapsamında üstlendiği edimlerin karşılığı olarak aldığı ücretin karşılığı olan belirlenen nitelikteki eğitim hizmetini vermek ve imkanları sağlamakla yükümlüdür. Aksi halde veliden aldığı ücretin karşılığı olan hizmeti hiç vermediği veya ayıplı olarak hizmeti ifa etmesi yada söz verdiği imkanları sağlamaması halinde özel eğitim kurumlarının sözleşmeden doğan sorumlulukları kapsamında dava yoluna gidilmesi mümkündür. Bu hususta örneklendirme olarak özel okulda isim yapmış iyi bir eğitimci olarak bilinen yabancı dil öğretmeni yerine başka bir öğretmenin eğitim vermesi, yirmi saat matematik dersi yerine 15 saat verilmesi, okulda drama dersinin olacağı belirlenmesine rağmen bu dersin hiç yapılmaması yada yerine halk oyunları eğitimi verilmesi, kütüphanede sınırsız internet olacağı belirlenmesine rağmen bu imkanın sağlanmaması sayılabilir.

Özetle okul kademelerinin ilk sınıflarında özel eğitim kurumları vereceği hizmetin niteliğine göre ücreti belirleme hakkına sahip olup, sorumluluğunun kapsamı sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirip getirmemesine bağlıdır. Okul kademelerinin ara sınıflarında devam edecek öğrenciler için eğitim ücretinin belirlenmesi hususu çalışmamızın temel konusunu oluşturmakta olup, bunun nedeni özel eğitim kurumları ile veliler arasındaki ihtilafların çoğunluğu bu kapsamda yapılan okul kayıt yenileme sözleşmesinden kaynaklanmasıdır. Çocuğunu özel okula kayıt ettiren veli çocuğunun aynı okulda eğitimini devam ettirebilmesi için her kayıt döneminde özel okulun belirlediği ücreti ödemekle karşı karşıya kalmakta olup, son dönemde özel okullar tarafından yapılan fahiş zamlar nedeniyle veliler ile özel okullar arasında ihtilaflar çoğalmaktadır. Bu hususta Yönetmelik 53. maddede 2021 yılındaki değişiklikle ücret artış oranının yılsonu TÜFE oranı dikkate alınarak Bakanlıkça belirlenen oranı aşmayacak şekilde tespit edileceği getirilmiş, ancak daha sonra Özel Okulların baskısı ile 2023 yılındaki değişiklik sonrası Yönetmelik 53. maddede 2021 yılı öncesindeki düzenleme olan ortalama ÜFE TÜFE üzerinden belirlenmesi düzenlemesine geri dönülmüştür. Özel okullar ara sınıflar için belirleyecekleri ücreti yüksek tutmak için özellikle eğitim hizmetiyle bağlantılı olan kitap, kırtasiye, yemek ücreti gibi ücretleri afaki artırarak eğitim ücretinin tespitinde uygulaması gereken Yönetmelik 53. maddesindeki artış oranı sınırlamasından kurtulma yolunu tercih etmektedirler. Ancak bu hususta velilerden giden yoğun şikayetler üzerine Milli Eğitim Bakanlığı tarafından İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderilen yazı1 ile özel okulların eğitim hizmeti ücret artışlarını Devletin koyduğu sınırlar çerçevesinde yapmak zorunda olduğu gibi, eğitim faaliyetiyle ilgili kitap kırtasiye ücretlerinde de fahiş artış yapılamayacağı, buna aykırı hareket ederek sadece kazanç elde etmek amacıyla hareket eden okullar hakkında inceleme başlatıldığı belirtilmiştir.

Bu kapsamda özel eğitim kurumları okul kademelerinin ara sınıfları olan yani 2,3,4,6,7,8,10,11,12. sınıflara gidecek olan öğrencilere verilecek eğitim hizmeti ücretini belirlerken Yönetmelik 53. maddede belirlenen ücret artış oranından fazla artış yapamazlar. Buna göre 2022-2023 eğitim döneminde 1. sınıfa giden bir öğrenci için sözleşme ile 50.000,TL eğitim ücreti belirlenmişse, aynı öğrencinin 2023-2024 eğitim döneminde 2. Sınıf için ödeyeceği eğitim ücretinin belirlenmesinde Yönetmelik 53. maddedeki öğrenci kayıt sözleşmesinde belirlenen ücret dikkate alınır ve bu ücretlere [(bir önceki yılın ortalama Yurt içi ÜFE+bir önceki yılın ortalama TÜFE)/2]+5 oranından fazla artış yapılamaz düzenlemesi gereğince 2023 Mayıs ayında kayıt yenileme yapılması durumunda; 2022 yılı Mayıs ayı ÜFE yıllık ortalaması %56,86, TÜFE yıllık ortalaması %39,33 olduğundan 56,86 + 39,33 / 2 = 48,10 + 5 olmak üzere artış oranı en fazla %53,10 olarak belirlenecek olup bu durumda 2023-2024 eğitim döneminde 2. Sınıfa gidecek öğrencinin bir önceki yıl 50.000,00-TL olan eğitim ücreti %53,10›luk artış üzerinden en fazla 76.550,00- TL olarak belirlenecektir.

Belirtildiği gibi okul kademelerinin devam eden sınıflarında eğitim alacak öğrencilerin eğitim ücretinin artışı Yönetmelik 53. madde kapsamında yapılması gerekmekte olup, özel eğitim kurumu tarafından bu sınırı aşan zam oranı üzerinden ücretin belirlenmesi halinde hizmet alan tüketici veli açısından fazla ödenen ücretin iadesi için dava yoluna gidilebilecektir. Bu tür ihtilafların son dönemde yaşanmaya başlanması nedeniyle henüz Yüksek Yargı tarafından oluşturulmuş bir içtihat bulunmamaktadır. Tüketici Hakem heyetlerinde ve ilk derece mahkemelerinde bu tür ihtilaflar giderek artmaktadır. Buna ilişkin Antalya ilinde bir özel okulda çocuğu eğitim gören veli özel okulun eğitim ücretinde fahiş artış yapması üzerine kayıt yapmayan özel okula 2023-2024 eğitim dönemi için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından belirlenen %65 artış oranı esas alınarak önceki dönem ödediği ücret üzerinden %65 artış yaparak hesapladığı miktarı okul hesabına yatırmak suretiyle okul kaydının tedbiren yenilenmesi talebiyle yaptığı başvuru haklı bulunarak Antalya 1. Tüketici Mahkemesi tarafından öğrencinin okul kaydının tedbiren yenilenmesine karar2 verilmiştir. Görüldüğü üzere özel okul tarafından belirlenen ücret artış oranı sınırı aşılarak fahiş fiyat talebi nedeniyle ara sınıf öğrencinin kaydının yenilenmemesi durumunda tedbir yoluyla kaydın mevzuat kapsamında yapılacak artış üzerinden yenilenmesi Mahkemeden talep edilebileceği gibi, özel okulun belirlediği fahiş artış üzerinden ara sınıf öğrencinin kaydı yenilenerek ödemenin yapılması halinde de özel okuldan mevzuatta belirlenen artış oranını aşan miktar üzerinden yapılan yersiz ödemenin iadesi talebinde de bulunulması mümkündür. Okul kademelerinin ara sınıflarında ücretin belirlenmesi bu şekilde iken okul öncesi eğitim kurumlarına giden öğrencilerin bu kapsamda değerlendirilip değerlendirilemeyeceği okul öncesi eğitimin zorunlu eğitim kapsamında olmaması nedeniyle tartışılsa da bu hususta Milli Eğitim Bakanlığı’nın İstanbul Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne hitaben gönderdiği görüş yazısında3 Yönetmelik 53. maddesi ve ilgili mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, okul öncesi eğitim kurumlarının hem anaokulunu hem de ana sınıfını kapsadığı görülmekte olup bu düzeyde eğitime devam eden öğrencilerin aynı ana sınıfında/anaokulunda öğrenim görmeleri halinde okulda devam eden öğrenci olarak kabul edilmesi ve eğitim ücretinin okula devam eden öğrenci gibi belirlenmesinin uygun olacağı mütalaa edildiği şeklindeki görüşü ile söz konusu artış oranın ilk ve orta öğretimde olduğu gibi okul öncesinde de(ana okulunda da) geçerli olduğu açıkça belirtilmiş olup Yönetmelik 53. maddedeki eğitim ücretinin belirlenmesi hususunda artış oranının okul öncesi eğitim kurumlarında devam eden öğrenciler yönünden de geçerli olduğu ve uygulanması gerektiği belirtildiğinden bu husustaki tereddüt giderilmiştir.

Özel Eğitim Kurumları son dönemlerde Yönetmelik 53. maddedeki ücret artışında belirlenen sınırı bertaraf edebilmek için eğitim faaliyetiyle bağlantılı yan kalemler olan kırtasiye, kitap, üniforma ve yemek ücretlerinde fahiş artış yaparak yasal artışın üzerinde fiyat belirleme yoluna gitmekte olup, bu duruma ilişkin Yönetmelik 53/5 maddesinde; Kurumların, öğrenci veya kursiyerlerden; yemek, kahvaltı, servis, pansiyon/yatakhane, kitap-kırtasiye, kıyafet, etüt ve benzeri hizmetler karşılığında alacakları ücretleri mayıs ayının sonuna kadar ayrıca tespit edeceği, bu fıkrada yer alan hizmetlerden, talep eden velilerin faydalanacağı belirtilmiş olup, bahsettiğimiz eğitim faaliyetiyle ilgili yan kalemler yönünden ücret artışının nasıl olacağı hususunda mevzuatta açık düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle özel okullar genellikle bu kalemler üzerinden ciddi artışlar yapmak suretiyle yönetmelikle sınırlanan eğitim ücreti artışındaki engeli bertaraf etmeye çalıştıkları yukarıda bahsettiğimiz Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nün (dipnot 1’deki) yazısı ile açıkça ortaya çıkmıştır. Yönetmelikte açıkça düzenlenmeyen eğitim faaliyetiyle ilgili yan hizmetler yönünden ücret artışının da ÜFE ve TÜFE’nin yıllık ortalamaları toplamlarının yarısından fazla artırılamayacağı kanaatindeyim.

Yaşanan tüm bu gelişmeler ışığında; çocuklarının daha iyi ve etkin bir eğitim almasını isteyerek çocuklarını özel okullara kayıt yaptıran veliler, okul kayıt yenileme dönemlerinde ciddi zorluklar yaşamaktadırlar. Bahsettiğimiz yasal mevzuat, resmi yazışmalar ve mahkeme kararları ile çocukları özel okullarda devam eden veliler özel okul tarafından eğitim ücretine Yönetmelik 53. madde de belirlenen sınırı aşar şekilde ve yine eğitim faaliyetiyle ilgili yan kalemler yönünden de ÜFE ve TÜFE’nin yıllık ortalamaları toplamlarının yarısından fazla ücret artışı yapılarak ücretin belirlenmesi halinde velinin yasal artış uygulanmak suretiyle ara sınıf öğrencinin okul kaydının yenilenmesi talebine olumsuz cevap veren özel okul hakkında ihtiyati tedbir yoluyla kaydın mevzuat kapsamında yapılacak artış üzerinden yenilenmesi Mahkemeden talep edilebileceği gibi, özel okulun belirlediği fahiş artış üzerinden ara sınıf öğrencinin kaydı yenilenerek eğitim ücreti ödendikten sonra özel okuldan mevzuatta belirlenen artış oranını aşan miktar üzerinden yapılan yersiz ödemenin iadesi talebinde de bulunulması mümkün olup, bu hususta haksız ödeme nedeniyle iadesi talep edilecek paranın miktarına göre Tüketici Hakem Heyetlerine veya Tüketici Mahkemelerine başvurulması gerekmektedir. Bu konuda son zamanlarda veliler ile özel okullar arasında ihtilaflar artmakta olup ilk derece mahkemelerinde yeni yeni kararlar verilmekle birlikte henüz İstinaf veya Yargıtay incelemesinden geçmiş dosya bulunmadığından ihtilafla ilgili emsal oluşturabilecek içtihat bulunmamaktadır.

Yüksek Öğretim Kurumları yönünden; Vakıf Yükseköğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 4. maddesinde; vakıf (özel) üniversitelerinin kar amacı güdemeyeceği belirtilmiştir. Okul öncesi, ilk ve orta öğretim kademelerinde eğitim veren özel eğitim kurumlarının eğitim ücretini belirlerken Yönetmelik 53. maddeye uygun hareket etmesi gerekirken, aynı durumda Yüksek Öğretim Kurumları açısından bağlayıcı bir yasal mevzuat olmadığından özel üniversiteler tarafından da üniversiteye devam eden ara sınıf öğrenciler açısından keyfi şekilde fiyat artışları uygulandığı bilinmektedir. Bu hususta özel üniversite ücretlerinin belirlenmesine ilişkin son zamanlarda yaşanan sorunlardan sonra duruma müdahale etmek zorunda kalan Yükseköğretim Kurulu tarafından vakıf üniversitelerine gönderilen yazı4 ile ; “

1) Ücretlerin dönemsel değil, yıllık ve tayin edilmiş bir miktar olarak tespit edilmesi,

2) Ücretlerin tercih ve/veya yatay geçiş dönemlerinden önce net bir miktar olarak ve her bir adayın kolayca ulaşabileceği şekilde ilan edilmesi,

3) İlk kayıt esnasında öğrenciye taahhüt edilmiş eğitimöğretim ücreti artış oranlarının aşılmaması ancak her halükarda yapılacak artışlarda en çok Tüketici Fiyat Endeksindeki (TÜFE) on iki aylık ortalama oranın esas alınması ve bu kapsamdaki güncellemelerin resmi internet sitelerinden duyurulması,

4) Kayıt döneminden sonra her ne ad altında olursa olsun açıkça ilan edilmemiş ilave/beklenmedik ücret ve ücret artışı talebinde bulunmamaları

5) İlan edilen eğitim ve öğretim ücretlerinde TÜFE üzerinden resmi güncelleme oranları dışında herhangi bir ilave değişiklik yapılmamalı ve alınacak bu yöndeki kararlar uygun zamanda ve elverişli araçlarla tüm öğrencilerle paylaşılması” gerektiği hususunda özel üniversiteler uyarılmıştır.

Buna göre özel üniversite eğitim ücretleri yönünden ilk kayıt esnasında öğrenciye taahhüt edilmiş eğitimöğretim ücreti artış oranlarının aşılmaması ancak her halükarda yapılacak artışlarda en çok TÜFE on iki aylık ortalama oranının esas alınması gerekmektedir. Bu konuyla alakalı özel üniversitede eğitim gören bir öğrenci tarafından 2023-2024 yılı programına kayıt yenilemek için %145’i aşan zamlar talep edilmesi üzerine, öğrenci tarafından kayıt yenileme ücret artışlarının kanuna ve Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülerek, TÜİK’in 2023 yılı Ağustos ayı için öncelikle on iki aylık ortalama değişim oranı olarak belirlediği %56,28, aksi halde bir önceki yılın aynı oranına göre belirlenen %58,94 oranında zam oranı ile yahut aksi kanaatte olunması halinde tespit edilecek artış oranındaki tutarın kabul edilerek 2023-2024 eğitim öğretim dönemi için üniversite kaydının yenilenmesi yönünde ihtiyati tedbir talebine ilişkin İstanbul 11. Tüketici Mahkemesi’ne yaptığı başvuru sonucunda Mahkemece “2022-2023 yılı öğrenim ücretleri üzerinden uygulanacak %56,28 zam oranı ile 2023- 2024 eğitim yılına kaydının tedbiren yenilenmesine, takdiren teminat alınmasına yer olmadığına, kayıt yenilemek isteyen öğrencinin daha önceki yıllarda sunulan vadeli ödemelerde vade farkı olmadan ödeyebilmesi yönündeki her türlü hakkının saklı tutulmak suretiyle sözleşme şartlarının aynen korunmasına” karar5 verilmiş olup, karşı tarafça bu karara yapılan itirazın reddi üzerine yapılan istinaf başvurusu sonucunda İstinaf Dairesince ilk derece mahkemesinin tedbir kararının usul ve yasaya uygun olduğu istinaf isteminin yerinde olmadığından bahisle istinaf başvurusunun esastan reddine karar6 verilmiştir. Bu karara göre de okul öncesi, ilk ve orta öğretim kademelerindeki duruma benzer şekilde haksız fiyat artışı uygulayan özel yükseköğretim kurumuna karşı YÖK’ün yazısında belirtildiği üzere eğitim ücreti artışında bir önceki yıla göre en çok TÜFE on iki aylık ortalama oranı esas alınarak artış yapılması gerekmekte olup, aksi durumda yukarıdaki emsal kararda olduğu gibi TÜFE on iki aylık ortalama oranı esas alınarak belirlenecek ücret karşılığı kaydın tedbiren yenilenmesi Mahkemeden talep edilebileceği gibi, fahiş fiyat artışı üzerinden kaydın yenilenmesi halinde üniversite öğrencisi tarafından TÜFE on iki aylık ortalama oranını aşan kısmın iadesinin istenilmesi hukuken mümkündür.

Sonuç: Tüm bu açıklamalar kapsamında bahsettiğimiz yasal mevzuat, resmi kurum yazıları ve mahkeme kararları ile çocukları özel okullarda eğitime devam eden veliler özel okul tarafından eğitim ücretine Yönetmelik 53. madde de belirlenen sınırı aşar şekilde ve yine eğitim faaliyetiyle ilgili yan kalemler yönünden de ÜFE ve TÜFE’nin yıllık ortalamaları toplamlarının yarısından fazla ücret artışı yaparak ücretin belirlenmesi halinde; velinin yasal artış uygulanmak suretiyle ara sınıf öğrencinin okul kaydının yenilenmesi talebine olumsuz cevap veren özel okul hakkında ihtiyati tedbir yoluyla kaydın mevzuat kapsamında yapılacak artış üzerinden yenilenmesi Mahkemeden talep edilebileceği gibi, özel okulun belirlediği fahiş artış üzerinden ara sınıf öğrencinin kaydı yenilenerek eğitim ücreti ödendikten sonra mevzuatta belirlenen artış oranını aşan miktar üzerinden yapılan yersiz ödemenin özel okuldan iadesi talebinde de bulunulması hukuken mümkün gözükmektedir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adliyehaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.