Bu ülkeyi Hukuk mu? yoksa Medyamı ? Yönetiyor.
Medya mı Üstün? Hukuk mu Üstün?
Habercilik, hiçbir şekilde hukuk kurallarının olmadığı, hukuk dışı ve hukuksuz bir ortam değildir. Normal hukuk kuralları ve bunların uygulaması aynen dijital ortam için de geçerlidir zekâ sahibi varlıkların olduğu ve birlikte yaşadığı her ortamda hukuk da mutlak surette var olacaktır.
Bunun için ülkemizde ve yabancı hukuk düzenlerinde çok sayıda hukuki düzenleme yapılmış, mahkeme kararı verilmiş ve sonuçta bir “Bilişim Hukuku” disiplini ortaya çıkmıştır. Buna karşın hukukun uygulanmasındaki en büyük sorunun insan faktöründen kaynaklandığı görülür
Hukuk kurallarına dayanılarak verilen mahkeme kararlarının devletin kendisi dahil tüm gerçek ve tüzel kişiler tarafından uyulması zorunluluğu da Anayasanın açık hükmüdür.
Ülkemizde, “Medya” kuruluşunun ya da internet sitesinin “ben bu mahkeme kararını tanımıyorum, uymam, bu bana hitap etmiyor, bu benim görevim değil” demek gibi bir şansı yoktur.
Ancak sulh ceza Hakimliği tarafından verilmiş bir karar bulunması halinde içerik sağlayıcılarının herhangi bir takdir yetkisinden söz edilemez.
Her hâlükârda söz konusu kararı uygulamakla yükümlüdürler.
Uygar bireylerden beklenen mahkemenin bu kararı kendilerine Bildirildiğin de başkaca bir şeye gerek kalmaksızın bu kararı kendiliğinden uygulamalarıdır.
Bu durum açıkça hem hukuk devleti ilkesine hem de Anayasa’ya aykırılık teşkil etmektedir.
maalesef ülkemizde bazı yayın kuruluşları kendilerini T.C hukukunun üstünde tutmaya çalışmaktadır. Medya,T.C kanunlarından ve Mahkemelerinin. kararlarından daha üstün olamaz, şayet böyle bir durum söz konusu olursa bu ülkeyi medya yönetmeye başlamış demektir o zaman biz bir Hukuk Devleti olamayız medya yönetim Devleti oluruz dedi.
kişilik haklarına aykırılık teşkil eden yayınları yapan bazı içerik sağlayıcıları haber siteleri sulh ceza hakimliği tarafından verilen erişimin engellenmesi kararına rağmen içeriği kaldırmamaktadır.
Hiçbir Medya kuruluşu, yargı erkinden daha üstün bir konumda değildir. Hukuk devleti olmanın gereği budur.